Tarih boyunca, üç semavi dinin yaşam tecrübelerini içinde barındırarak, üç dinde de mukaddes belde kabul edilen, tarihte Müslümanların yönetimindeyken dini özgürlüklerin garanti altında olduğu Kudüs şehrinin işgal altında olması ve Mescid-i Aksa’nın müslümanlar için şu mukaddes günlerde işgalci İsrail polisi ve askeri tarafından saldırıya uğraması, bu suretle Müslümanların bu kutsal mekanlardan uzaklaştırılması çabası asla kabul edilemez bir eylemdir.

İsrail’in mütecaviz eylemlerle Mescid-i Aksa’da bulunan Müslümanları hedef alarak uyguladığı şiddet ve Doğu Kudüs’te yaşayan Filistinlilerin, İsrailli yerleşimciler tarafından cebir ile evlerinden edilerek mallarının gasp edilmesi, insanlık tarihinin gördüğü en vahim olaylar arasında yerini alacaktır.

İşgalci konumda bulunan İsrail devletinin, her geçen gün biraz daha planlı ve sorumsuzca hareket etme cesaretine sahip olması şüphesiz; uluslararası komuoyunun bir baskı unsuru olarak İsrail’e yaptırım uygulamaması ve özellikle İslam devletlerinin güçlü kararlılık içeren ortak tavır sergilememesinde yatmaktadır.
       
Tüm yaşananlar karşısında; güçlü bir şekilde Filistin halkının yanında olduğumuzu, İsrail Devletinin yaşam hakkı ihlali, şiddet ve hiç bir uluslararası hukuki norm gözetmeyen, yerleşim hakkı gaspına varan eylemlerini kınadığımızı ve karşısında durduğumuzu, Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörlüğü olarak kamuoyunun bilgisine hassasiyetle sunarız.

Statement on Israel's Attacks on Jerusalem and Al-Aqsa Mosque

The occupation of al-Quds/Jerusalem, a sacred land in all three religions where religious freedoms were fully guaranteed under the Muslim rule, and during the final days of the holy month of Ramadhan, the attack on al-Masjid al-Aqsa by the occupying Israeli police and military amounts to a systematic effort to drive Muslims away from these holy places, and is an unacceptable act.

The violence inflicted by Israel in targeting Muslim in the Al-Aqsa Mosque with aggressive actions and the seizure of Palestinians living in East Jerusalem by forceful displacement of their homes by Israeli settlers will take their place among the worst events in the history of humanity.

There is no doubt that the occupying state of Israel has the courage to act in a more planned and irresponsible manner with each passing day; this lies in the fact that the so-called international community has failed to impose sanctions on Israel even as an element of pressure let alone the so-called Muslim states do not exhibit a joint attitude of strong determination.

In the face of all this systematic violence, the illegal expansion of Israeli settlement and the daily violation of the Palestinian human rights, as the Rectorate of Bursa Uludag University, it is our obligation to inform the public that we strongly condemn and oppose the acts of the State of Israel that violate the right to life, deliberately ignoring all the international legal norms, and that we firmly stand by the Palestinian people.